Çukur Han (Bergama)
İzmir
ili Bergama ilçesinde bulunan bu hanın kitabesi günümüze gelemediğinden
yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır. Bununla beraber yapı üslubundan
XIV.-XV. yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır.
Han
moloz taş, kesme taş ve tuğladan yapılmış olup, iki katlı, orta avlulu
plan tipindedir. Yakın tarihlerde restore edilen bu han dikdörtgen
planlı bir orta avlunun çevresinde yuvarlak kemerlerle birbirlerine
bağlanmış sütunların oluşturduğu revaklardan meydana gelmiştir. Alt
kattaki odaların üzerleri tonoz, üst kattakiler de kubbe ile örtülüdür.
Giriş
kapısının üzerinde büyük bir oda bulunmaktadır. Bu odaya Başodası ismi
verilmiştir. Hanın cephesinde üst katta pencereler sıralanmış bunların
üzeri de saçak frizi ile sonuçlanmıştır.
Mehmet Bey Türbesi (Ödemiş)
İzmir
ili Ödemiş ilçesi Birgi Ulu Camisi’nin kuzeybatı duvarına bitişik olan
bu türbeyi Aydınoğlu Mehmet Bey ile oğulları İsa Bey, İbrahim Bahadır
Bey ve Aydın Beyi Gazi Umur Bey için 1333 yılında yaptırılmıştır.
Türbe
kalker taşından kare planlı olup, üzeri sekizgen kasnaklı bir kubbe ile
örtülmüştür. Üç pencereli olan türbenin köşelerine lacivert ve firuze
renkte yıldız biçiminde çiniler yerleştirilmiştir. İç kısmı çinilerle
süslenmiştir. Kubbenin ortasına da mozaik çinilerden meydana gelen bir
madalyon yerleştirilmiştir. Kubbe kasnağında ve kubbede kullanılan
mozaik kakma tekniğindeki çinilerin büyük bir kısmı da rutubet nedeni
ile dökülmüştür.
Türbe günümüze iyi bir durumda gelebilmiştir.
Hatuniye (Sultan Şah-Ümmü Sultan) Türbesi (Ödemiş)
İzmir
ili Ödemiş ilçesi, Birgi Bucağı’nda bulunan bu türbe, Birgi Ulu
Camisi’nin güneyinde bulunmaktadır. Aydınoğulları döneminden Birgi’de
kalan en eski yapılardan biri olan bu türbenin giriş kapısı üzerindeki
kitabesinden öğrenildiğine göre, Aydınoğlu Mehmet Bey’in kız kardeşi
Sultan Şah için h.710 (1310) tarihinde yaptırılmıştır.
Sultan
Şah’ın vakfı olan, günümüze ulaşamayan medrese ile birlikte yaptırılan
bu türbenin etrafı daha sonra hazireye dönüşmüşse de çevre düzenlemesi
sırasında buradaki mezar taşları kaldırılmıştır.
Türbe
moloz taş ve tuğladan, altıgen planlı yapılmış olup, üzeri kubbe ile
örtülmüştür. Son yıllarda yapılan onarımlar sırasında özgünlüğünü büyük
ölçüde yitiren türbenin üzeri kasnaksız basık bir kubbe ile örtülüdür.
Kubbe doğrudan doğruya duvarlar üzerine oturtulmuştur. Türbeye güney
yönündeki bir kapıdan girilmekte olup, her cephesine de yuvarlak kemerli
birer pencere açılmıştır. Günümüzde kuzey duvarındaki pencere örülmüş
ve burası sağır duvar haline getirilmiştir.
Türbenin
girişi ileriye doğru uzanmış ve bu yüzden de giriş cephesi eyvan
biçimine dönüşmüştür. Hafif sivri kemerli bu eyvanın içerisine ve yan
yüzlerine karşılıklı birer niş yerleştirilmiştir. Geçmeli basık kemerli
girişin kilit taşı üzerine kabara ve iki yanına da madalyonlu basit
süslemeler yapılmıştır. Türbenin iki satırlık sülüs yazılı kitabesi
giriş kemerinin üzerine yerleştirilmiştir.
Türbe
içerisinde buraya sonradan konulduğu anlaşılan bir mezar bulunmaktadır.
İbrahim Hakkı Uzunçarşılı’nın yayınladığı Şah Sultan’ın mezarın ne
olduğu bilinmemektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder